denge

Zaman zaman soruyorum tanıdıklarıma;
“Nasıl gidiyor? Halinizden memnun musunuz? Keyfiniz nasıl?” diye.
“Genelde şöyle bir cevap geliyor;”
“Keyifler nasıl olsun, bir ap (up) bir davn (down) oluyor” diyorlar.
“Ap davn? Nasıl yani anlamadım diyorum” bende.
“Ne olsun işte bir dibe vuruyoruz bir tavana vuruyoruz böylece geçiyor.”diyorlar.
Ve ekliyorlar “Böyle vurmalar olacak ki hayatın tadı olsun canım yoksa hayat tekdüze olurdu.”

Düşünüyorum ben de acaba bir dibe vurup bir tavana vurmak keyif mi gerçekten? Oraya buraya durmadan vurmak nasıl keyif olur?
Yoksa size hep geçmişten beri böyle söylendiği için düşünmeden kabul mü ediyorsunuz?
Bunları söyleyenlere, (sizler de vurmakta olduğunuz için mi acaba) haklısın doğru diyip onaylamakta mısınız?
Gelin farklı bir yerden konuya bakmaya gayret edelim. Beden- zihin aynı sistemin parçalarıdır. Bu durum artık bilim tarafından da son dönemlerde kabul görmektedir. Hatta çoğu fiziksel hastalıkların nedeninin zihinsel olduğunu tıp dünyası da söylemektedir.
Bu olayı fiziksel beden yönünde ele alalım. Bedende keyif almamız için dibe ve tavana vuruşlar gerekli olduğunu varsayalım. Bakalım neler olurdu.
Birkaç örnek vermek istiyorum;
Tansiyonunuz bir dipte dolaşıyor, bir de en üstlerde kendinizi nasıl hissedersiniz?
Kan şekeriniz bir düşüyor sonra birden yukarı fırlıyor neler olurdu sizde?
Nabız atışınız bir düşük, bir yüksek ve çarpıntı hissediyorsunuz?
Tuvalete bazı gün iki kere çıkıyorsunuz, bazen 3 gün ses seda yok?
Bu örnekler böyle sürer gider. Böyle durumlarda nasıl hissederdiniz kendinizi? Keyfiniz nasıl olurdu? Kendinizi sağlıksız, rahatsız ve hasta hissederdiniz. Düşünmesi bile tatsız. En kısa zamanda tansiyonunuzu, kan şekerinizi, bağırsağınızı, nabzınızı dengelemesi için konusunda uzman bir doktora giderdiniz. Hatta kan sayımı yaptırdığınız da sayımı yapılan kan değerleriniz size verilen kâğıdın en sağ tarafındaki referans aralığı içinde olup olmaması sizin sağlığınız hakkında bilgi veriyor.
O zaman sağlık bir beden için bir denge söz konusu, tatlı bir dalgalanma bir akışkanlık söz konusu.
Beden –Zihin aynı sistemin parçaları olduğundan bahsetmiştik.
Peki, o zaman zihinsel olarak aşağı yukarı devamlı vurmak ne kadar sağlıklı olabilir? Aynı beden gibi zihin içinde bir denge, tatlı bir dalgalanma çok daha sağlıklı bir sen yaratacaktır. O zaman keyfin bir dipte bir tavanda olmayacaktır. Vurmalar artık yerini ahenge, okşamaya bırakmıştır. Üstatlar gibi, yogiler gibi, ustalar gibi beden-zihin sağlığın çok iyi ve huzurun her zaman yerinde olacaktır.
Eğer sen de fiziksel, zihinsel, ruhsal olarak bir bütün ve sağlıklıysan, yaşam senin için başlı başına bir mutluluk olacaktır…

Sevgiler…
Mert Güler